ABD-İran Nükleer Müzakereleri İsrail Saldırısıyla Askıya Alındı
İran ve ABD arasındaki nükleer müzakereler, İsrail’in saldırısı sonrasında 5. kez masaya oturulduktan sonra askıya alındı.
İran, İsrail’in gerçekleştirdiği saldırıya füzelerle karşılık verirken, ABD ordusu da B-2 bombardıman uçaklarıyla nükleer tesislere operasyon düzenledi.
ABD Başkanı Donald Trump, İran’ın nükleer tesislerine yapılan saldırıyı “muhteşem bir askeri başarı” olarak nitelendirirken, İran’ın önemli nükleer zenginleştirme tesislerinin tamamen yok edildiğini açıkladı.
Trump, İran’ın nükleer programının denetlenmesi gerektiğini vurgulayarak, “İran uranyum zenginleştirmeye devam ederse yeniden vururuz” şeklinde tehditlerde bulundu.
SENATODAN TRUMP’A İZİN ÇIKMADI
ABD Senatosu, ABD Başkanı Donald Trump’ın Kongre onayı olmadan İran’a karşı askeri harekatta bulunmasını engellemek amacıyla sunulan tasarıyı reddetti.
Demokrat Senatör Tim Kaine, 1973 Savaş Yetkileri Kararnamesi’ne atıfta bulunan yasa tasarısının oylanması öncesinde yaptığı konuşmada, tek taraflı başkanlık yetkilerinin savaşa girişmesini kısıtlamak gerektiğini belirtti.
Senato’da 47’ye karşı 53 oyla reddedilen tasarı, Trump’ın askeri harekat yetkisini kısıtlamayı hedefliyordu.
İRAN’IN NÜKLEER PROGRAMINDAKİ GÜNCEL DURUM
İran’ın nükleer yeteneklerine ilişkin tartışmalar, ABD’nin saldırısının ardından yoğunlaştı.
Saldırılar, ülkedeki nükleer uzmanların hayatlarını kaybetmesiyle İran’ın bilim ve teknoloji alanında gelişmesini olumsuz etkiledi. Ancak uranyum madenciliğinin saldırılardan fazla etkilenmediği belirtiliyor.
İsfahan’daki uranyumun işlenmesi için kullanılan tesis ciddi şekilde hasar gördü ve İran’ın uranyumu zenginleştirme sürecinde gecikmeler yaşanması bekleniyor.
Uluslararası müfettişler, İran’ın 400 kilogramdan fazla zenginleştirilmiş uranyuma sahip olduğunu tahmin ediyor ve bu durumun İran’ın nükleer silah üretme kapasitesini artırabileceğini belirtiyor.